Kasko ve trafikte görüntü bozuk…

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) geçen hafta yılın ilk yarısına yönelik teknik sonuçları internet sitesinde paylaştı. Teknik sonuçlar, sigorta sektörünün ne yaptığını ve neler yapabileceğini göstermesi açısından dikkatle beklenen veriler. Söz konusu veriler içinde en dikkat çeken branşlar tabii ki sektörün ana üretim kaynakları olan trafik ve kasko branşları. Bu branşlarda yılın ilk yarısında beklentilerin aksine, olumlu bir görüntü göremiyoruz. TSB verilerine göre, geçen yılın aynı döneminde 5 milyar 575 milyon lira brüt prim yazılan trafik sigortalarında bu yıl yazılan brüt primler 7 milyar 458 milyon liraya yükselirken, hasar prim oranının yüzde 87.8’den yüzde 92.5’e çıkmasının da etkisiyle 95 milyon lira teknik zarar yazıldı. Geçen yılın aynı döneminde trafik sigortalarında 22 milyon lira teknik kâr yazılmış ve bu branşta sektörün biraz olsa da nefes aldığını gözlemiştik.
Yine sektörün motor branşları içinde üretimini artırmak için büyük çaba harcadığı kasko branşında da teknik kâr görülse de tablonun bozulduğu görülebiliyor.
TSB verilerine göre, söz konusu branşta geçen yılın ilk 6 ayında yazılan 3 milyar 284 milyon lira brüt üretim, bu yılın aynı döneminde 3 milyar 716 milyon liraya çıktı. Fakat trafik sigortalarında olduğu gibi bu branşta da hasar prim oranının yüzde 67.5’den yüzde 76.2’ye yükseldiği gözlerden kaçmıyor. Bu nedenle geçen yılın ilk yarısında 330 milyon lira teknik kârın yazıldığı branşta bu yıl ilk 6 ayda teknik kârın 230 milyon liraya gerilediği dikkatlerden kaçmıyor (TSB verilerine göre trafik sigortalarında net hasar prim oranı yüzde 96.6, kasko da ise yüzde 74.4 seviyesinde). Bu nedenle hayat dışında yarıyılda üretilen 24 milyar liralık brüt primin 11 milyar liranın üstünde bir kısmının yazıldığı bu 2 branştaki bozulma sektör açısından olumsuz bir görüntü veriyor.
TSB verilerine bakıldığında gözden kaçmayan bir başka önemli detay ise kredi sigortalarında tablonun olumsuza dönmesi. Ticari hayatın göstergesi olabilecek söz konusu branşta bu yılın ilk yarısında 11 milyon liralık brüt teknik zarar görülüyor. Söz konusu veriye daha detaylı bakıldığında ise söz konusu branşta hizmet veren 3 şirketin de yarıyılda önemli hasarlar aldığı görülüyor. Bu şirketlerin alacak ve kredi sigortası şirketleri olduğu düşünüldüğünde ise reel sektörde ikinci yarıyılda nasıl bir tablo olabilir, öngörüleri sizlere bırakıyorum.
Öte yandan geçtiğimiz hafta sektörün ülkemizde yerleşik olan iki reasürans şirketinden biri durumundaki VHV Reasürans’ın tüm sektörü buluşturan geleneksel gecesine katılma şansını yakaladım. Sektör içinden 500’e yakın profesyonelin katıldığı güzel gecede sektörün ve ülkemizin geleceğine yönelik öngörüleri dinledim. Sonuç şu ki; sektör güçlü ve ülkemizin geleceğine olan inancı tam. Beklenen ise sadece yaşanan olumsuzluklar karşısında biraz sakin ve dirayetli kalabilmek…

Kaynak: Sigortacı gazetesi